♥ HEYAMOLA ♥: 1.08.2008

27.8.08

MÜSLÜMAN ÜLKELER...

ATATÜRK'ü

bizim kadar seven ve yaptıklarını takdir eden

Müslüman Ülkelerden biri Moritanya (MAURITANIA)

Afrika kıtasında; coğrafi şartları,

kültürel farklılıkları ve bozuk veya yer yer hiç olmayan yolları ile Batısında Sahara,

Kuzeyinde Morocco-Algeria ve Güneyinde Dakar-Senegal-Mali ile çevrilidir.

Resmi adı: Moritanya İslâm Cumhuriyeti

Moritanya'da kölelik 1981 yılında çıkarılan bir kararname ile yasaklanmış olsa da

insan hakları grupları, yüzbinlerce Moritanyalının

hala köle olarak çalıştırıldığını belirtiyor.

Yeni yasa, bir kişinin köle olarak kullanılmasının

10 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını öngörüyor.
Başkenti: Novakşot (Nüfusu: 450.000)

Yüzölçümü: 1.030.700 km2.

Km2 başına düşen insan sayısı: 2
Nüfus artış hızı: % 3

Etnik Yapısı:

Moritanya halkının % 80'ini Arap - Berberi asıldan gelen

Morlar (Moritanyalılar) oluşturur.

Morlar Fas, Senegal, Mali ve Gambiya'ya da yayılmışlardır.

Morlar genelde beyaz tenlidirler.

Ancak aralarında esmer ve siyah tenli olanlar da vardır.

Moritanya'da yaşayanlarının tümü Müslümandır.

Soninkelerin asıl dilleri Azer dilidir. Moritanya Soninkelerinin kültürel seviyeleri iyidir

ve içlerinden çok sayıda ilim adamı çıkmıştır.
Dil:

Resmi dil Arapça'dır. Fransızca ikinci resmi dil olarak kullanılmaktadır.

Ancak halkın konuştuğu dil Arapça'dır.

Küçük bir azınlık da Berberice konuşmaktadır.

Bunun yanı sıra yukarıda anılan etnik unsurlara özel bazı diller de konuşulmaktadır.
Din:

Resmi din İslâm'dır. Halkın tamamı sünni Müslümandır.

Büyük çoğunluk malikidir.

İslami Hareket:

Moritanya'da İslâmi hareket hayli etkili ve güçlüdür.

Bu ülkedeki İslâmi mücadeleyi yürüten iki ana cemaat bulunmaktadır:

Müslüman Kardeşler ve İslâmi Yöneliş.

İslâm Yöneliş cemaati ve 1991'de

siyasi partiler kanununun çıkmasının hemen ardından

"Ümmet Partisi" adında bir siyasi parti kurmak için dilekçe verdi.

Ancak yönetim izin vermedi.

Bununla birlikte Ümmet Partisi gayri resmi olarak çalışmalarını sürdürüyor.

Eğitim:

Moritanya'da 1250 ilkokul, meslek okulları da dahil olmak üzere

60 kadar ortaöğretim kurumu,

1 üniversite, 6 yüksek okul, 5 araştırma enstitüsü bulunuyor.

Üniversite çağındaki gençlerden üniversiteye kayıt yaptıranların oranı % 1,

okuma yazma bilenlerin oranı ise % 34'tür.

Moritanya'da 5 Türk öğretmen ile,

100 civarındaki öğrenciye eğitim veren,

aynı zamanda da TÜRKÇE dersleri ile

*Yabancı Dil* olarak dilimizi öğreten

Özel bir okul da mevcut.

Bu okulda *Sayısal Dersler* Fransızca,

*Sözel Dersler* ise Arapça öğretiliyor.
Sağlık:

Moritanya'da 20 kadar hastane,

220 doktor, 25 diş doktoru, 1000 hemşire mevcuttur.

9864 kişiye bir doktor düşmektedir.

24.8.08

TATİLDEYİİİM...

Haşhaşı, Kaymağı, Sucuğu, Mermeri,

Çağlayan Mesire Yeri, İscehisar Kayalıkları,

Bayat Kilimleri, Hüdai-Gazlıgöl-Dinar ve Sandıklı Kaplıcaları ile meşhur

AFYON'dan da geçerken bu resmi otobüsün içinden çekmeden yapamadım.

İşte sonunda ben de tatildeyim...

♥ Bu da kanıtı ♥

Göreceğiniz gibi kendimi resimledim ve buradan sizlere

sevgiler gönderiyorum...

Deniz sevenler bana katılabilirler!

Fazla yanmamak için, kendimi sımsıcak sulara atıyorum şimdi (*-^)

20.8.08

GENÇCE...

AĞLASAK MI – GÜLSEK Mİ?
Türkçemiz son zamanlarda yabancı dillerden giren kelimelerin esiri oldu.

Geçmişte konuşulan o temiz Türkçe belki de olabilecek

en kötü günlerini yaşıyor.

Son günlerde internet sitelerinde sıkça rastlanan

bir metin

bu bariz değişimi gözler önüne seriyor.
Sizlerde okuyun ve farkı görün...
Yıl: 1965

"Karşıma âniden çıkınca ziyâdesiyle şaşakaldım..

Nasıl bir edâ takınacağıma hükûm veremedim, âdetâ vecde geldim.

Buna mukâbil az bir müddet sonra kendime gelir gibi oldum,

yüzünde beni fevkalâde rahatlatan bir tebessüm vardı..

Üstümü başımı toparladım, kendinden emin bir sesle

´akşam-ı şerifleriniz hayrolsun´ dedim.."

Yıl: 1975

"Karşıma birdenbire çıkınca çok şaşırdım..

Ne yapacağıma karar veremedim,heyecandan ayaklarım titredi.

Ama çok geçmeden kendime gelir gibi oldum,

yüzünde beni rahatlatan bir gülümseme vardı..

Üstüme çeki düzen verdim, kendinden emin bir sesle

´iyi akşamlar´ dedim.."

Yıl: 1985

"Karşıma âniden çıkınca fevkalâde şaşırdım..

Nitekim ne yapacağıma hükûm veremedim, heyecandan ayaklarım titredi.

Amma ve lâkin kısa bir süre sonra kendime gelir gibi oldum,

nitekim yüzünde beni ferahlatan bir tebessüm vardı..
Üstüme çeki düzen verdim, kendinden emin bir sesle
´hayırlı akşamlar´ dedim.."

Yıl: 1995

"Karşıma birdenbire çıkınca çok şaşırdım..

Fenâ hâlde kal geldi yâni..Ama bu iş bizi bozar dedim.

Baktım o da bana bakıyor, bu iş tamamdır dedim..

Manitayı tavlamak için doğruldum, artistik bir sesle

´selâm´ dedim.."

Yıl: 2006

"Âbi onu karşımda öyle görünce çüş falan oldum yâni..

Oğlum bu iş bizi kasar dedim, fenâ göçeriz dedim, enjoy durumları yâni..

Ama concon muyum ki ben,baktım ki o da bana kesik..

Sarıl oğlum dedim, bu manita senin..
" Hav ar yu yavrum?´"

Yıl: 2026

"Ven ay vaz si hör, ben çok yâni öyle işte birden..

Off, ay dont nov âbi yaa.. Ama o da bana öyle baktı,

if so âşık len bu manita..
" Hay beybi.."

Alıntıdır

NOT:Blogcu sayfamda yayınladığım

bu metni arkadaşım akrepburcu58'in alabilmesi için

burada tekrar yayınladım.

*Canım,umarım kolaylıkla alırsın ♥ Sevgilerimle :)

17.8.08

ORİGAMİ

KAĞIT KATLAMA SANATI

(ORİGAMİ)

Oru (katlamak) Kami (kağıt)

anlamına gelen iki sözcüğün birleşmesiyle oluşan,

Origami kağıt katlama sanatı Çin kültürü kökenlidir.

"Kağıt Katlama" Sanatı Origami 1946 yılında temel olarak

Japonya’da geliştirilmeye başlanmıştır.

Daha sonra dünya ülkelerine dağılmıştır.

Origami bir kağıt katlama sanatıdır.

Bir parça kağıttan hayal gücüne göre neler yaratılabileceğinin bir kanıtıdır origami.

Çiçek, hayvan, insan ve geometrik şekiller katlanarak ortaya çıkarılabilir.

Çocuklar için oldukça eğlendirici bir sanattır.

Çocuklar kendi yapmış oldukları origamilerle hem el becerilerini geliştirirler

hemde hoş vakit geçirirler.

Japonya'daki ilk örnekleri ise Heian dönemine rastlamaktadır (794-1185).

Bu dönem Japonya'nın altın çağı olarak da adlandırılır

ve gerek artistik gerekse kültürel birçok eserin ortaya çıktığı dönemdir.

Bu dönemde kağıt katlama sanatı festival ve törenlerde

süs olması amacıyla oldukça gelişmiştir.

Beyaz kağıt gizli ve kutsal öğeleri saklamak amacıyla kullanılırdı

ve halen bazı tapınaklarda da kullanılmaktadır.

Esas anlamıyla Edo (1600-1868) döneminde

Origami sanatı gelişmiştir.

Yaratılan yeni kalıplarla halk tarafından da bir

eğlence sanatı

olarak benimsenmiş ve popülerliği artmıştır.

Kabuki ve ukiyo-e gibi sanatların yanında Origami de yerini almıştır.

19.yy.'ın ortalarına doğru 70'e yakın farklı origami tasarımı yaratılmıştır.

Fakat Meiji (1886-1912) dönemi ve

Japonya'nın modernleşmesi ile beraber,

tören ve festivaller için yapılması hariç, origamiye olan ilgi azalmıştır.

1950'nin ortalarına doğru, 1945 Hiroshima atom bombasının patlaması sonucunda

Lösemi hastası olan 11 yaşındaki Sasaki Sadako

hastalığının iyileşmesi amacıyla turna kuşu origamilerini yapmaya başlamıştır.

( geleneğe göre 1000 adet turna kuşu origamisi yapıp

dilek tutulduğunda, dileğin gerçekleşeceğine inanılır).

Sadako bu girişimiyle dünya da barış için de bir sembol olmuştur.

Fakat 644 turna kuşu origamisi yaptıktan sonra ölmüştür,

arkadaşları onun yerine sayıyı tamamlamış ve

cenaze töreninde mezarına turna kuşlarını koymuşlardır.

Bu olay Hiroshima'da

Dünya çocuk barış günü'nün oluşmasına

ve bu günün onuruna Sadako 'nun Seatle'da bir heykelinin yapılmasına vesile olmuştur.

Her sene Ağustos ayının 6'sında kutlanan barış gününde,

dünya çapında birçok çocuk tarafından yapılan turna kuşu origamileri

Hiroshima'ya gönderilir.

Origaminin Çeşitleri
Yırtarak Şekillendirme :

Kağıtların herhangi bir araç kullanılmadan el ile değişik şekilerde yırtılarak yapıştırılasıdır.

Bu tür çalışmalara "Kolaj"da denir.

En önemli özelliği,kağıdın yapısıdaki liflerin ortaya çıkması

ve değişik görüntülerin el de edilmesidir.
Keserek Şekillendirme :

Kağıt,karton,mukavvanın üzerine istenen şekiller çizilerek kesilir

ve yapıştırma ile hoşbir görünüm elde edilebilir.
Yapıştırarak Şekilendirme :

Kesilerek,yırtılarak hazırlanan kağıt karton gibi malzemeler

uygun bir şekilde yapıştırılarak oluşturulan görünüm.
Serbest Şekillendirme :

Çeşitli şekillerde kesilen, yırtılan parçaların bir arada kullanımı

ile yapılan düzenlemedir.
Kağıt katlama sanatı;

Origami Resimleri

Sevgili Arkadaşlarım,

Milletçe "eğlence" amaçlı yaptığımız

kaynaştırıcı, birleştirici,yaşama sevinci aşılayacak

hangi özelliklerimizi hatırlıyorsunuz?

Sevgilerimle,

10.8.08

YERİM SENİ...

ÇERKEZ TAVUĞU

Malzemeler:
1 tavuk göğsü,
1 su bardağı ceviz içi,
4 dilim bayat ekmek içi,
1 su bardağı süt
(arzuya göre) 1 diş sarımsak,
1 çay bardağı tavuk suyu,

1/4 limon suyu,
3 çorba kaşığı zeytinyağ,
tuz ve kırmızı biber

Yapılışı:
Tavuk göğsünü birkaç su yıkayarak tencereye yerleştirelim.

Üzerini hafifçe aşacak kadar sıcak suyu, tuzu ve limon suyunu ekleyerek

ağır ateşte göğüs eti yumuşayana dek haşlayalım.

Eti kemiklerinden ayırarak iri doğrayalım.

Bayat ekmek içini sütle ıslatarak

blender veya robotun içine alalım.

İçine sarımsakları, tavuk suyunu,

ceviz içini, tuzu, karabiberi ekleyelim.

Karışımı pürüssüz kıvama getirerek etlerin üzerine gezdirelim.

Zeytinyağını kızdırıp, kırmızı biber ekleyerek

sosun üzerine gezdirelim

ve servis yapalım.

9.8.08

ÖNDEN BUYURUN ...

ERKEK NEZAKETİ...

Körfez Savaşı'ndan önceki yıllarda Amerika'lı bir bayan gazeteci,

kadınlarla erkeklerin toplumdaki yeri konusunda bir yazı dizisi hazırlamak üzere

Kuveyt'e gitmişti. Gözlemleri sırasında dikkatini ilk çeken görüntü,

kadınların eşlerinin beş adım gerisinden yürüdükleriydi..

Yıllar sonra aynı gazeteci, bir yazı dizisi için yeniden Kuveyt'e

gittiğinde bu kez değişik bir görüntüyle karşılaştı.

Kuveyt'te şimdi kadınlar önde yürüyorlar,

eşleri ise beş adım arkalarından geliyordu...

Amerikalı bayan gazeteci, Kuveyt'te birkaç yıl içinde meydana gelen

bu değişikliğe çok şaşırdı.

Ve kadınlardan birine yaklaştı, kendisinin de bir kadın olmasının verdiği coşkuyla, sordu:

"Bu gördüklerim inanılmaz bir gelişme" dedi.

"Söyler misiniz lütfen, bu değişikliğin nedeni nedir?"

Kuveyt'li kadın, Amerika'lı gazetecinin yüzüne bir süre dik dik baktı,

sonra soruyu tek sozcükle yanıtladı:

"Mayınlar..."

8.8.08

DEGISHIM ...

08.08.2008

ÖZEL BİR GÜNE HOŞGELDİNİZ!

Evlenme Yıldönümlerini ve bebeklerinin doğum tarihlerini

özel günlere denk getirmek isteyen çiftler için

beklenen gün geldi...

Ülkede her alanda

yapılması gereken değişimler sürüyor.

Kağıt oyunları tutkusu olanlar da sonunda düşünüldü...

VEEE

İskambil kağıtlarında da beklenen değişim nihayet yapıldı buyurun ....

Yazarkafe

6.8.08

YANLIŞLARLA YAŞAMAK...

Türkçede Yanlış yazılan ve söylenen kelimeler var.

Bunlar kafamızı karıştırmaya devam edecek gibi görünüyor.

En iyisi A'dan Z'ye sıralayalım ve bir arada görelim.

Unuttuklarım varsa sizler de katkıda bulunabilirsiniz :)

DOĞRUSU - YANLIŞ ŞEKLİ

aferin - aferim

aile - ayle

alarm - alarım

amfi - anfi

antrenman - antreman

antrparantez - antiparantez

aperatif - aparetif

artist - artiz, artis

aşağı - aşşağı

aşçı - ahçı

Azerbaycan - Azarbeycan

bıçak - pıçak

bilmukabele - bilmukavele

bir şey - birşey

birkaç - bir kaç

bisiklet - pisiklet

cambaz - canbaz

coşku - coşgu

çiftlik - çiflik

çünkü - çünki

dekorasyon - dekarasyon

deprem - debrem

diken - tiken

dinozor - dinazor

egzoz - egsos, egzos, egsozt

elektirik - elektrik

entelektüel - entellektüel

eşofman - eşortman

film - filim

gangren - kangren

gardrop - gardolap

herkes - herkez

hafriyat - harfiyat

her şey - herşey

hiçbir şey - hiç birşey

inkılap - inkilap

karakter - karekter

kontör - kontür

kopye - kopya

koreografı - kareografi

kupür - küpür

kurdele -kurdale

leğen - leyen

makine - makina

matematik - matamatik

menajer - menejer

menopoz - menapoz

merhaba - meraba

meyve - meyva

naylon - laylon

nilüfer - nülüfer

oje - oce

oksijen - okşizen

orijinal - orjinal

otobüs - otobos

otomatik - otomotik

ötanazi - ötenazi

palyaço - palyanço

pembe - penbe

pantolon - pantalon

program - proğram

promosyon -promasyon

randıman - randuman

rastgele - rasgele

ruj - ruc

seremoni - seramoni

satılık - satlık

satranç - santranç

sürpriz - süpriz

sutyen - südyen

şarj - şarz

şoför - şöför

tedbir - tetbir

terlik - tellik

üçgen - üçken

vites - fites

voleybol - valeybol

yanlış - yalnış

yalnız - yanlız

yine - gene

zarafet - zerafet

Not: İlk kelime doğru imla ile yazılmıştır.

5.8.08

YILDIZLARI DİZ İPE ...

ÇOCUKLARIMA
Diyelim ıslık çalacaksın ıslık

Sen ıslık çalınca

Ne ıslık çalıyor diye şaşacak herkes

Kimse çalmamalı senin gibi güzel.

Örneğin kıyıya çarpan dalgaları sayacaksın

Senden önce kimse saymamış olmalı

Senin saydığın gibi doğru ve güzel

Hem dalgaları hem saymasını severek.

De ki sinek avlıyorsun sinek

En usta sinek avcısı olmalısın

Dünya sinek avcıları örgütünde yerin başta

Örgüt yoksa seninle başlamalı...

Diyelim zindana düştün bir ip al

Görmediğin yıldızları diz ipe bir bir

Sonra yıldızlardan kolyeyi

Düşlerindeki sevgilinin boynuna geçir.

Say ki hiçbir işin yok da düşünüyorsun

Düşün düşünebildiğince üç boyutlu

Amma da düşünüyor diye şaşsın dünya

Sanki senden önce düşünen hiç olmamış.

Dalga mı geçiyor düşler mi kuruyorsun ?

Öyle sonsuz sınırsız düşler kur ki çocuğum

Düşlerini som somut görüp şaşsınlar

Böyle dalgacı daha dünyaya gelmedi desinler.

Dünyada yapılmamış işler çoktur çocuğum

Derlerse ki bu işler bişeye yaramaz

De ki bütün işe yarayanlar

İşe yaramaz sanılanlardan çıkar.
AZİZ NESİN
Site

2.8.08

SOFRALARINIZA BEREKET...

PEYNİRLİ KABAK

Malzemeler :

6 adet dolmalık kabak,

1 adet yumurta,

250 gr beyaz peynir,

1 su bardağı süt,

1 bağ dereotu,

50 gr kaşar peyniri,

Salam ya da sosis ( isteğe göre )

tuz, kırmızı biber

Hazırlanışı

Kabakların kabuklarını soyup uzunlamasına ikiye bölün

ve tatlı kaşığı yardımıyla içlerini, tek tarafları kapalı kalacak şekilde oyun.

İçinin yapılışı:

Beyaz peyniri çatalla ezin. İçine yumurtayı kırıp karıştırın.

Sütü ve arzumuza göre ince kıydığımız sosisleri ya da salamları iyice karıştırın.

Dereotunu ince ince doğrayın; tuz ve kırmızıbiber serpip karıştırın.

Kabakların içini bu karışımla doldurun ve

açık kısımları yukarı gelecek şekilde fırın tepsisine dizin.

Üzerlerine kaşar peyniri rendesi serpip fırınlayın.

170 dereceye ayarlanmış fırında 35 dakika pişirin.

Fırından çıkartıp üzerine kaşar peyniri rendesi ve

kırmızı pul biber serpip 5 dakika daha fırında pişirin.

Peynirler eriyince fırından çıkartıp sıcak sıcak servis yapın.
*Toplam Pişirme Süresi : 40 Dk.*

(Not: Kabak içlerini mücver yapmak için ayırabilirsiniz.)

Afiyet Olsun

1.8.08

"EVET" ZOR SEÇİMDİR...

Ooooo kimler gelmiş?

Sizin için İzmir Marşı mı

yoksa Mehter Marşı mı çalayım?

Gene dayanamadınız ve

Bankacınızla EVLİLİK Masasına oturup,

bir güzel

"EVEEET"

dediniz değil mi?

Eeee siz bu kadar “Evet” meraklısı iseniz,

biz eğitimciler sizin eserlerinize (*)

“Hayır”

diyebilmeyi nasıl öğretelim?
Neden bahsediyorum?
Tabii ki KREDİ KARTLARI’nızdan…
Kendinizi Padişah’lar kadar “zengin” hissediyorsunuz değil mi?

Hele bu aralar “Kampanya”lar nedeni ile gece-gündüz evinizden aranıyor, reklamların cazibesine ve cep telefonlarınıza gelen mesajlara da dayanamıyorsanız, ailece bir güzel

donanıyorsanız-donatıyorsanız,

tebrikler!
Ama acı gerçeği de açıklayayım,

çocuklarınız da mutlu bir şekilde

sizin yolunuzda ilerleyecek, ileride belki sizin istemeyeceğiniz

bir dizi alışkanlığa onlar da

“Evet”

diyecektir.

Bankacınız ne yapsın?

Zaten Ekonomimizi güçlendirmek için kıyasıya yarışıyorlar.

Herkes harıl harıl çalışmak, maaşını çıkartmak zorunda.

Ya siz?

Siz nasıl olsa bu sözleri duymuşsunuzdur: